31 Ocak 2014 Cuma

İnsanın kendi evi

İnsanın kendi evini kurması ne kadar da güzel bir şeymiş. Her şeyini istediğin gibi yapıyorsun. Mobilyalarını istediğin renk ve modelde alıyorsun. Yatak odası takımın oluyor. aldığın eşyaları istediğin gibi yerleştiriyorsun. Evinin duvarlarını istediğin renge boyuyorsun. İstersen bir duvarı mavi yapıyorsun diğer duvarı beyaz. Mutfağının eşyalarını kendi zevkine göre alıyorsun. Her odayı kendi kafana göre döşüyorsun. Küçük bir iğnesine kadar aldığın bütün eşyaları kendi zevkine göre alıyorsun. Belki eskiden kendine ait bir odan bile yoktu bu yüzden yeni yaşamında kendine ait bir evin olması seni o kadar mutlu ediyor ki içinden kocaman bir coşku oluyor. için içine sığmıyor. Biran önce her köşesini kendi ellerin ile döşediğin bu güzel yuvana yerleşmek istiyorsun. Her şeye heves ediyorsun. Aldığın eşyaları içinde kocaman bir heyecan ile seçiyorsun. Şunu şurada kullanacağım şunu şurada diye kafanda planlar yapıyorsun. Ben de bir ay önce evimizi kurdum. Nişanlım evin bütün işlerini bana bıraktı. Kendi zevkine göre döşe dedi ama benim istediğim birlikte ikimizin ortak zevkine göre döşemek. Sonuçta sadece benim değil ikimizin ortak yaşayacağı bir alanı meydana getiriyorduk. Nişanlım benim zevkimi her zaman çok beğendiğini söyler bu yüzden de her zaman kararları benim vermemi ister. Her işi ben yaptım o yüzden. Perdesinden halısına kadar her şeyi ben beğendim o da onay verdi. Bazen birlikte kıyafet alış verişine de çıksak ona alacağımız şeylere benim karar vermemi ister. Tabi bu çok hoşuma gider. En son lacoste outlet mağazaları ndan birine gittik. nişanlım o mağazadan onun için bir Lacoste ayakkabısı beğenmemi istedi. Kendi ayakkabına kendin karar ver dedim sen daha zevklisin dedi bana.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder